Tarihte bilinen en eski besin takviyelerinden birisi polendir. Osmanlı İmparatorluğunda, baldan ve polenden gıda takviyesi olarak faydalanıldığı bilinmektedir.
Polen, hayatımızın her alanında bulunan çiçeklerin erkek organ hücresidir. Arılar bir çiçeğe kondukları zaman çiçek üzerindeki polen tozları arı üzerine yapışırlar, arılar üzerlerine yapışan bu toz zerreciklerini salgıladıkları sıvı yardımıyla bir birine yapıştırarak ayaklarına tuttururlar ve kovana taşırlar. Arı ilk konduğu çiçekten başka bir çiçeğe geçtiği zaman, üzerine yapışan polen tozları diğer çiçeğin dişi organına temas ettiğinde çiçekler arasında çiftleşme gerçekleşmiş olur.
Yapılan araştırmalar arının sabah ne tür çiçeğe konarsa, akşama kadar sadece o tür çiçeğe konmaya devam ettiğini göstermektedir. Bilim insanlarının yaptığı araştırmalarda arıların yokluğundan dolayı polen taşınmasının olmaması durumunda, bütün dünyadaki yaşamın birkaç sene içerisinde yok olacağı yönündedir. Arılar doğadan aldıkları bu polenler ile kovanlarına geldiklerinde arıcıların kovan girişlerine yerleştirmiş oldukları ve arının geçebileceği genişlikteki polen kapanlarından geçmeye çalışırken ayaklarına yapışmış olan polenler kovanın girişine monte edilen polen kapanının altındaki tepsiye dökülürler. Genellikle arı yetiştiricileri, bir gün poleni kendileri alırlar, bir sonraki günde arılara bırakırlar.
Polende insan vücuduna yararlı tam 22 çeşit aminoasit, 27 çeşit madensel tuz, doğal hormon, enzim, pigment, karbonhidrat ve ferment bulunmaktadır. Ayrıca polende bulunan elementlerden bazıları da demir, bakır, kalsiyum, sodyum, magnezyum, silisyumdur. Alüminyum, nikel, titanyum ve çinko da polende bulunan iz elementlerdir. Polende bulunan vitaminler de, A, B1, B2, B3, B4, B5, B6, B7, B8, B9, B12, C, D, E, H ve P vitaminleridir.
Polenin insan vücuduna faydaları;
* H vitamini sayesinde gelişmeyi kolaylaştırır ve hızlandırır, deri ve göz kapağı iltihaplarını önler
* İçinde bulunan rutin sayesinde fazla kanamayı engeller.
* Kalp kasının çalışmasını güçlendirir.
* Bağırsak iltihaplarını iyileştirir
* İştah açıcıdır.
* Kabızlık ve tıkanmaları ortadan kaldırır.
* İshali giderir.
* Bağırsak mikroplarını düzenler.
* İnsanlarda sinirliliği ortadan kaldırır.
* İnsanlarda kuvvet şurubu etkisi yapar.
* Düşünme yeteneğini artırır.
* Kandaki alyuvar sayısını % 25-30 oranında artırır.
* Hemoglobini % 15 oranında artırır.
* Görme yetisini artırır.
* Cystin aminoasidi, saçın gelişmesine katkıda bulunur.
* Prostat hastalığına faydası vardır.
* Güzellik kremi olarak da kullanılır.
* Zekâyı çalıştırır.
* Hemeroid rahatsızlığını giderir.
* Yüksek tansiyonu düzenler.
* Soğuk algınlığını giderir.
* Kalp kasının çalışmasını hızlandırır.
* Kanser tedavisinde destekleyici olarak görev yapar.
* Alerjilere karşı vücut direncini artırır.
* Atletler enerjilerini ve dirençlerini artırmak için kullanırlar.
Yukarıda sayılanlardan çok daha fazla faydası olduğu bilinmektedir ve ilerleyen teknoloji sayesinde daha birçok faydası keşfedilecektir.
Şimdi de polenin nasıl kullanılması gerektiği hakkında bilgi vermeye çalışalım. Normal şartlarda polenin sindirilmesi 2 saatlik zaman alır. İlk kullanmaya başlandığında 1 çay kaşığı kadar kullanılarak başlanmalıdır. Arının poleni aldığı çiçeğe göre polenin tadında ve renginde de değişiklik olabilmektedir. Polen her hafta biraz daha artırılarak yenmeye devam edilir, fakat her şeyde olduğu gibi poleninin de fazlası zararlı olabilir; bunun için günlük 30 – 35 gramdan fazlası yenmemelidir. Sade şekilde yenilebileceği gibi ılık süte, meyve suyuna karıştırılarak veya bal ile karıştırılarak ta yenilebilir.